DATÇA

 

 

Datça, Anadolu Yarımadasının en uç kısmında, Ege ile Akdeniz'i birbirinden ayıran bir çizgi misali uzun bir yarımadadır. Coğrafi yapısı nedeniyle oldukça zengin bir bitki ve hayvan çeşitliliğine sahip bu eşsiz yarımadanın sakinleri de oldukça zengin bir kültürel yapıya sahiptir.

Dor’ların torunları Datçalılar. Çok keyifli bir ağız ve şiveye de sahip Datça Yarımadası sakinleri ve dışarıdan katılanlarla birlikte bence dünyanın en şanslı insanlarıdırlar.

Havası, tarımsal ürünleri ve deniz mahsulleri çeşitliliği ile son derece zengin olan bir yerden bahsediyoruz. Bakmasını bilene görene adeta bir yer yüzü cenneti.

Çok tonajlı tarımsal üretim havzaları olmadığından tarımsal ilaçlamanın sınırlı olduğu bu güzel ilçemizde tarımsal mahsullerin tadı gerçekten büyük şehirlerde tüketilenlere hiç ama hiç benzemiyorlar.

Datça köy ürünleri bu konuda oldukça fark göstermektedir.

12 aylık ortalamayı baz alırsanız sakin ve yavaş bir şehir gibi duran ama aslında kendi içinde oldukça dinamik yapısı ile Datça sürekli üreten ve sürekli bir şeyler yapmaya çalışan Ege'nin en güzel tatil mekanıdır.

Kısır bir döngü ile sürekli mücadele ediyor gibi duran, her defasında gidip gitmemeyi sorgulatan ama her defasında gidilecek yerler listesinin başında yer alan yer yüzü cennetimiz DATÇA...

Yarımadanın bakir kalan kısımları dahil çok fazla gezip görmeye değer yerleri mevcuttur. Kamp ve karavan tutkunlarının da gözde mekanları arasında olan Datça, tesisleri ile de bu tarz gezginlere hitap eden bir yerdir.

Kamp ve karavan tutkunları için EMAYE DÜNYASI.

Bir sahil kasabasında kendine hayalindeki hayatı tekrar kurmak isteyenlerin de listesinin başında olan Datça'da bir yere yerleşeceklerin tüm ihtiyaçları için ÇAMLICA HOME gerekli tüm ihtiyaçlarınıza cevap verecektir.

 

 

Datça'nın Neyi Meşhur?

 

 

Bal, Balık, Badem.

İlk akla gelen 3B'si. Yani Bal, balık ve badem. Bunların yanında dikenli inciri (Frenk inciri), Kadın İnciri- oldukça iri yapısı ile hem ham şekilde çok lezzetlidir hem de fırınlanıp kurutulduktan sonra yiyebilirsiniz ki bu muhteşem bir tattır ya da içine kavrulmuş Datça bademi sokup tekrar fırınlandıktan sonra adeta bambaşka ama çok lezzetli 3ncü bir yiyecek elde etmiş olursunuz. Bu bence en meşhurlarından bir tanesidir Datça'nın.

 

Datça köy ürünleri emsalsiz çeşitliliği ile de oldukça farklı deneyimler sunacaktır.

 

 

Datça Balı.

 

 

3 çeşit bal üretimi mevcut.

1- Kekik Balı

2- Çam Balı

3- Çiçek Balı

 

 

 

 

Datça Kekik Balı: Bir elin 5 parmağını geçmeyen üretici arkadaşlarımızın Datça’nın bakir tepelerinde kendi halinde yetişen belki de 30 çeşit kekiklerin yetiştiği sırtlara bal tenekelerinin kurulması sonucu elde edilen, şifa deposu, emsalsiz, o coğrafyaya özgü muhteşem bir lezzet.

Datça Çam Balı: Tüm yarımadanın en uç bölgesine kadar farklı türlere sahip çam ağaçları arılar için ve bal üreticileri için oldukça zengin bir yapıya sahip. Yerli halkın daha çok tercih ettiği çam balı ziyadesiyle kahvaltı sunumlarında kullanılmaktadır.

* İpucu: Çiçek balı, daha ziyade diğer illerdeki alanlardan yapıldığı için ve aynı tenekeler kullanıldığından çam ballarını birinci kesim değil de ikinci kesimini tercih ederseniz daha saf çam balı satın almış olursunuz.

Datça Çiçek Balı: Bildiğim kadarıyla Tekirdağ ve Eskişehir başta olmak üzere Konya ve benzeri illerden de çiçek balı için üreticilerimiz çalışma yapıyorlar.

 

 

 

Datça Bademi

 

En çok bilinen 3 çeşit badem mevcut.

 

1- Nurlu Badem

2- Ak Badem

3- Sıra Badem

 

Datça Nurlu Badem:

 

En dayanıklı tür ve iç çekirdek ağırlığı 2 gr civarında hafif sarımtırak ve çok lezzetli olan Nurlu badem oldukça lezzetlidir.

Taşlık içinde kendiliğinden yetiştiği ve aşı olmadığı için bu ismi almıştır.

Datça Ak Badem:

 

 

En sık satılan iç çekirdek şekli düzenli ve yaklaşık 1,5 gram iç çekirdeğe sahip yine oldukça lezzetli bir çeşittir.

Datça Sıra Badem:

 

 

 

Düzensiz çekirdek yapısına sahip ama lezzetli olan sıra badem yerlilerin en çok rağbet ettiği türdür.

Bunların dışında Dedebağ, Kababağ ve Rüştü bademleri de diğer badem çeşitlerindendir.

*** Buzlu Badem: Badem bilindiği üzere çağlanın toplanmayıp ağaçta kalan kısımlarının kabuklanması yani kartlaşması sonucu oluşan haline verilen addır. Bademler normalde ağustos ayında toplanır ancak buzlu badem daha iç çekirdek tam olarak sertleşmeden haziran-temmuz ayı gibi toplanan daha sütlü bir kıvama sahip iç çekirdeğe sahip olan bademlerden hazırlanır.

 

 

 

 

Balık

 

Tarımsal çeşitliliği kadar balık çeşidi de oldukça fazladır. Derin su balıkları yanında Akdeniz’e özgü her yerde bilinmeyen balık çeşitleri de yine oldukça lezzetli balık türlerine de ev sahipliği yapar Datça Yarımadası.

Lezzet ve sunumlarına katkıda bulanacağına inandığımız emaye servis ve sunum tabaklarını incelemek için https://www.camlicahome.com/servis-ve-sunum-tabaklari ziyaret edebilirsiniz.

Bilinen balık türleri haricindekilerden bahsetmek istiyorum.

Küçük Balık Çeşitleri:

 

Sokkan Balığı ve Hannuz (Hani Balığı) Malaç (Hani Balığı) Çarpan (iskorpit) Isgaroz.

Bu isimler ile balıkçılara sorarsanız gerçek deniz balığı tatmanın zevkine varmış olursunuz.

Büyük Balık Çeşitleri:

 

Fangri, Mercan, Akya, Lamburta

Mürekkep Balıkları Çeşitleri:

 

 

 

Ahtapot, kalamar ve Sübye

Sübye yine kafadan bacaklıların az bilinen bir türüdür ve hatta Datçalı balıkçıların yem olarak kullandığı bir tür olmasına rağmen acılı sübye tencere yemeği oldukça lezzetlidir ve yerlilerin kendileri için yaptıkları yemeklerden bir tanesidir.

Bu tarz kendileri kadar doğal olan gıdaları tabii ki doğal ve sağlıklı yapıları ile emaye mutfak ürünleri ile pişirip servis edilmesini tavsiye edebiliriz.

İncelemek için https://www.camlicahome.com/pisirme-grubu1

 

 

 

 

Datça'da Ne Yenir?

 

Datça merkezde dışarıdan da çok fazla misafir geldiği için et ve balık üstüne oldukça fazla işletme mevcuttur. Ara sokaklara serpilmiş irili ufaklı farklı mutfaklara sahip farklı fiyat aralıklarıyla hizmet veren işletmeler mevcuttur.

Trafiğe kapalı ve sahilden içeride kalan küçük ama kendine has mekanlarda gerçekten güzel tatlar ve şahane bir ortam yaşama şansına sahipsiniz.

Yöreye özgü ve alışılagelmiş balık restoranlarının ve çok başarılı meze çeşitleriyle birlikte sahilde balık tüketmek isteyenlerin adresi de Kumluk plajı olacaktır.

Tatil amaçlı gittiyseniz çok yoğun zamanlarda değilse hele mutlaka gidip sahilde ayaklarınız kuma değerken denize sıfır bu mekanların birisinde mutlaka bir akşam yemeği yemelisiniz.

Bir diğer yandan ise; bir yarımadanın tabii ki de en öncelikli beslenme kaynağı deniz mahsulleridir. Farklı mevsimlerde yağlanan yöreye özgü balıklar gerçekten birbirlerinden lezzetlidirler. Yazımızın devamında yöreye özgü yapılan bazı yemekler ve tariflerine de yer vermek istiyorum. Ama tabii yine her yerde duyulanlar değil de az bilinen ya da yapılış tarzı oraya özgü olanlara yer vermek niyetindeyim.

Bir villa ya da ev kiralayacak ve kendi yemeklerinizi yapacaksanız sofra ve mutfak alanına göz atmanızı tavsiye ederiz.

Üç tarafı denizlerle çevrili yarımada oldukça zengin bir floraya da sahip olduğundan gerçekten çok çeşitli endemik bitkilere de rastlamak mümkündür.

Bu bitkiler antik çağlardan bu yana tüm yemek tariflerinin birer parçası olmuşlardır.

 

 

 

Tilkişen (yabani kuşkonmaz) diyebiliriz, Dallame (İri bir papatya), narpız (su nanesi), kapari (Gebre otu) Kekiğin birçok çeşidi var ve tatları, kokuları birbirlerinden farklı. Mor kekik, incir kekiği, peynir kekiği, bal kekiği, baharat kekiği gibi birçok çeşidi var. Burada görselini bulamadığım eşigulak, ısırgan, çitlembik, tokalak

GARAVİLLE

Yerli halkın yazdan sonra yağan ilk yağmurla toprak yüzeyine çıkan salyangozları toplayıp, güzelce temizleyip soteleyip tükettiği oldukça lezzetli bir yemektir.

Bu kısımda açıklık getirmek gerekirse sümüklü böcek ile karıştırılan salyangoz birçok kişide öncelikle yenir mi o diye bir tepki verseler de bir kez bile deneyenin müptelası olduğunu söyleyebilirim.

GIMGIMA

Un, yağ ve tuzdan oluşan oldukça basit ama belkide en ilginç yiyecek. Yerlilerin bile çoğunun artık unuttuğu ya da yapmadığı bu yemeği özel kılan ise şudur. Yemek içeriği kulak memesi kıvamına gelinceye kadar kavrulur bir tabağa alınır ayrı bir tavada pişirilen herhangi bir kuş eti ile servis edilir ama bu bulamacı yerken kaşık ya da çatal yerine soğan kullanılır. Bu onun tadını kat ve kat arttıran bir şeydir. Yapımı basit yemesi oldukça zevkli bir yiyecek.

CELPLEME

Celpleme ise yine biraz yağ salça tuz ilavesi ile bazen taze balıklara bazen de bir gün önceden tüketilemeyen balıkların üstüne dökülüp tüketilen bir sos gibi oldukça lezzetli bir şeydir.

Un, yağ, salça ve sarımsak ile güzelce kıvamını alıncaya kadar pişirilir ve balığın üstüne dökülerek bambaşka bir lezzete ulaşılabilir.

DALLEME

Dalleme gövdesi tüketilen yaklaşık boyu 1 metreye kadar ulaşabilen bir bitki türüdür. Papatya ailesinden bir bitki olan Dalleme daha ziyade çiçeğine yakın daha taze kısmının yine kuşkonmaz gibi olan kısmı koparılıp haşlanması sonrasında tuz zeytinyağı ve limon suyu ile marine edilip servis edilen son derece lezzetli bir salata ya da meze türüdür.

KAŞIK HELVASI

Kaşık helvası yine hünerli ellerde meşakkatli bir uğraşıdan sonra yine Datça bademi de koyularak bambaşka bir lezzet yakalanan çok lezzetli bir tatlıdır. Balık yemeklerinden sonra da servisi yapılabilen bu helva türü tek başına da çok kaçırılmamak şartı ile tavsiye edilir.

KITIRAK EKMEK

Datça’nın bazı köylerinde bayram öncesi yapılan köy ekmeklerinin taze iken ikinci kez fırınlanması ile içindeki suyun çektirilerek çok uzun yıllar tüketime hazır bekletilen, sabah kahvaltılarında üstüne çeşitli sebzeler de eklenerek tüketilen çok başarılı bir gıdadır.

Son derece doğal olan bu gıdaların pişirilmesi aşamasında emaye tencere ve servislerinde de emaye tabak modellerini rahatlıkla kullanabilirsiniz.

 

 

Datça'da Nereleri Gezebilirsiniz?

Yarımada olması sebebiyle öncelikle tekne turlarını tavsiye ederim ki bazı koylara karayolu ile ulaşım olmadığından ve düzenli bir şekilde tüm koyları gezme şansına sahip olunmasından dolayı en mantıklı tecrübe edinme bu şekilde olabilir.

Sörf ve dalma alanları ile bambaşka deneyimleri de yaşayabileceğiniz yarımada her yanı ayrı bir tecrübe alanına sahip oldukça zengin bir yapıya sahiptir.

Bunların haricinde Kızlan altında gebe kum mevkii, perili köşk kumsalı, Özil plajı ve Aktur plajları da oldukça popüler ve bilinen yerlerdir.

Yarımadanın kuzeyine bakan çok daha bakir koylar kotra ve özel yatı olanların ziyaret ettikleri oldukça tenha ama muhteşem koylardır.

Deniz harici tarihi ile de oldukça zengin olan Datça yarımadası en başta Knidos antik kenti ve Apollonia Tapınağı ile antik açıdan önemlidir.

Tüm bunları bir yere bırakıp sadece dinlenmek, kafa dinlemek istiyorum derseniz de bunları da size sunacak işletmeler dahi bulabilirsiniz.

Datça’nın içinde de halk plajları son derece temiz ve kullanılabilir durumdadır. Taşlık plajı, hastane altı plajı ve kumluk plajı gibi.

Bunun yanında kargı koyu, mendelle, akvaryum koyu, İncirliğin, ince burun, Domuz Çukuru, Kızıl Bük, Hayat Bükü, Gabaklar, Ova Bükü, Palamut Bükü, Gıyrap ve Knidos hem tekne turu rotaları hem de en popüler koylardır.

Datça Karaköy mevkiinde bodrum ile karşılıklı feribot seferlerinin yapıldığı alanda bir ve Kızlan köyü arkasında da bir koy olmak üzere bilinen iki harika yer daha vardır. Körmen plajı ve gereme plajı.

Datça'nın Koyları

 

1. Kargı Koyu

 

 

Datça merkeze en yakın bu koy mendelle ve kargı kısmı olmak üzere aslında iki koydan meydana gelmektedir. Çok fazla kumsalı olmasa da denizi hafif taşlı ama çok berrak ve keyifli bir koydur. Çok dalgaya maruz kalmadığından ve boylu boyunca birkaç işletmenin de bulunduğu bu koy çok keyiflidir.

Koy'a iki yerden soğuk su girişi olduğundan deniz suyu sıcaklığı ağustos ayına kadar çok alışık değilseniz siz üşütebilir.

 

 

2- Akvaryum Koyu

 

 

Akvaryum Koyu, Kargı koyundan sonraki son derece bakir ve çok doğal bir koydur. Kargı koyunun batı tarafına doğru küçük bir patikayı aşarak yayan olarak da ulaşılabilen koy ‘a normalde tekne turları ile de keyifli anlar geçirebilirsiniz.

 

3- Domuz Çukuru Koyu

 

 

Domuz çukuru kara ile ulaşılabilecek bir yolu olmayan Datça’nın en bakir ve geniş koylarından bir tanesidir. Hızır Şah köyünden belli bir yere kadar araba ile sonrasında yaya olarak da ulaşılabilir bir koydur.

 

4- Hayıt Bükü

 

 

Hayıt Bükü, kendine has doğal yapısı, ova bükü ve gabaklar koyu ile birlikte birkaç deniz keyfini aynı anda yaşayabileceğiniz ender koylardan bir tanesidir. İşletmeler koy boyunca sıralı şekilde bulunur. Yöreye ve mevsime özgü otlu peynirli gözlemelerini denemenizi şiddetle tavsiye ederim.

 

5- Palamut Bükü

 

 

Datça’nın en güzel koylarından bir tanesi Palamut büküdür. Oldukça uzun bir sahile ve şahane bir denize sahiptir. Bu koydan da ayrıca Knidos yönüne olan tekne turu mevcuttur. Kısa mesafe ama oldukça güzel koyları antik bir kent ile buluşturan bir gezi rotası gerçekten başarılı.

Sahil boyunca çok güzel balık restoranları ve kafeler ile gün boyu aktif bir sahil şeridine sahip. İrili ufaklı konaklama alanları ile de her bütçeye uygun işletmeler ile tüm tatil severlere hitap eden güzel bir koy.

Tabii ki Datça bu kadar değil. Çok daha ayrıntılı ve eklenecek onlarca yeri var olan bu eşsiz yer yüzü cenneti için daha kapsamlı başka bir yazı daha derlemek niyetindeyiz.

Yeni tatil rotanızın Datça’nın güzellikleriyle buluşması dileğiyle…